‘İnsanlık Hırsla Doğayı Acımasızca Kullanmaya Başladı ve Zararını Görüyor’

‘İnsanlık Hırsla Doğayı Acımasızca Kullanmaya Başladı ve Zararını Görüyor’
NEÜ Ereğli Ziraat Fakültesi tarafından düzenlenen ve online gerçekleştirilen ‘Küresel İklim Değişikliği ve Tarıma Etkileri Çalıştayı’nda, insanlığın hırsla doğayı acımasızca kullanmaya başladığı ve bunun sonucunda yine insanlığın zarar gördüğü vurgulandı.

Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Ereğli Ziraat Fakültesi tarafından düzenlenen ve online gerçekleştirilen ‘Küresel İklim Değişikliği ve Tarıma Etkileri Çalıştayı’nda, insanlığın hırsla doğayı acımasızca kullanmaya başladığı ve bunun sonucunda yine insanlığın zarar gördüğü vurgulandı.

Programın moderatörlüğünü yapan NEÜ Ereğli Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Önder Türkmen, küresel iklim değişikliğinin bir sonucu olarak ortaya çıkan kuraklık probleminin en ciddi etkilerini tarımsal alanlarda gösterdiğini söyledi. Dekan Türkmen konuşmasının ardından sözü NEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Oğuz Doğan’a bıraktı.

İnsanlığın hırsla doğayı acımasızca kullanmaya başladığını ve bunun sonucunda yine insanlığın zarar gördüğünü belirten NEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Oğuz Doğan, bilim, teknoloji ve tüm alanlarda, doğanın işleyişini göz önünde tutarak, doğal olana saygı duyarak çalışılması gerektiğini vurguladı. Kuraklığın çokça hissedildiği bugünlerde böyle bir etkinliğin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Doğan, katılımcılara ve çalıştayda emeği geçenlere teşekkür etti.

Selçuk Üniversitesi (SÜ) Tarım ve İklim Değişiklikleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Kubilay Kurtuluş Baştaş ise, iklim değişikliği konusunda hazırlanmış olan küresel raporların, gıda üretme ve arazi yönetme biçimlerinin kökten değiştirilmesi gerektiğini savunmakta. Ayrıca doğru yapılan tarımla sera gazı emisyonları azaltılabilir. İklim değişikliğiyle birlikte tarımsal üretimde değişiklikler meydana gelmektedir. Tarımsal üretimin iklimsel sorunlar nedeniyle sekteye uğraması ve coğrafik olarak birçok sorunun ortaya çıkması göz ardı edilemez” diye konuştu.

Tarımsal kuraklığın ekonomik etkilerinden bahseden Konya Toprak Su ve Çölleşme ile Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünden Ziraat Yüksek Mühendisi Mehmet Ali Dündar, “Tarımsal kuraklık, üründe, süt ve çiftlik hayvanlarında, yiyecek üretimi ve stoklarda, çiftçi gelirlerinde, tarımsal üretimin bağlı olduğu endüstrilerde kayıplara sebep olacaktır. Ayrıca üretimdeki düşüşe bağlı olarak işsizlik de söz konusu olabilir” şeklinde konuştu.

SÜ Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Musa Seymen, tarımda su kullanımı konusuna değinerek, “Sulama suyu yönetiminde en temel yaklaşım, su kaynağının yeterli olduğu koşullarda aşırı su kullanılmaması ve su kaynağının yetersiz olduğu koşullarda var olan su ile en yüksek kalitede ve miktarda ürünün elde edilmesidir. Bunların sağlanması için de tarımda su kullanımı açısından çiftçilere danışmanlık hizmeti sunulması ve devlet tarafından desteklenmesi önem arz etmektedir” dedi.

Tarımda kısıtlı sulama prensipleri ve uygulamaları konusunda sunum yapan SÜ Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Duran Yavuz da, kısıtlı sulamanın avantajlarını anlattı. Doç. Dr. Yavuz, “Birim hacim sulama suyu ile daha fazla ürün alınır. Fazla sulamanın oluşturduğu kök çürüklüğü ve sudan taşınacak hastalıkların görülme riskini azaltır. Tam sulamaya göre toprağın daha az yıkanarak bitki besin elementleri yönünce fakirleşmesini engeller. Ayrıca azotlu gübrelerin yer altı suyuna karışımı önlenerek, yer altı suyunun kirlenmesinin önüne geçilmiş olur. Toprak fazla nemli olmadığından yağışlardan alınacak fayda oranı önemli biçimde arttırılır” ifadelerini kullandı.

Çalıştay, soru, öneri ve değerlendirmelerle sona erdi.

(Haber Merkezi / Haber Kent)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.