Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Akpınar, “Makam sahibi olanlar verimli olduğu sürece o makamda kalmalı. Aksi takdirde o makamda ölümü beklememeliler. Bizde bu ne yazık ki zayıf. Tarihe mal olmuş güzel insanların bu konudaki davranışlarını doğru okumalıyız” dedi.

Birlik Vakfı Konya Şubesi’nin “Her Cumartesi Birlikteyiz” konferanslarının bu haftaki konuğu NEÜ İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Akpınar’dı. Prof. Dr. Akpınar, “Emanet ve Liyakat” konulu konferansta “Hayatımızda kıyametler kopmasını istemiyorsak emaneti ehline bırakmalıyız” diye konuştu.

Birlik Vakfı Konya Şube Başkanı Abdi Parlak, programın açılış konuşmasında, Yeni Zelanda’da silahlı saldırıda Müslümanların hunharca öldürülmesini kınadı. Parlak, “Yeni Zelanda’da bir camiye yapılan silahlı saldırıda şehit olan kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. İslam’a yapılan bu tür saldırılar karşısında provokasyonlara gelmemeliyiz. Aksine bu tür olayların safları sıklaştırmamıza, birlik ve beraberliğimize vesile olmasını diliyoruz” dedi.

“EMANETLER EHLİNE VERİLMEZSE ORADA KAOS, HUZURSUZLUK KOL GEZECEKTİR”

Konferansa konuşmacı olarak katılan NEÜ İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Akpınar ise, İslam’da emanet ve liyakat kavramlarının günümüzdeki uygulamalarını ayet ve hadislerle anlattı.

Allah’ın emanetlerinin ehline verilmesini emrettiğini ifade eden Prof. Dr. Akpınar, şöyle devam etti:

“Bir işe liyakatli insanların gelmesi söz konusu ise o kişilerin didişmesi olmaz. Ama liyakatsiz insanlar geliyor ise liyakatli insanların gelmesi farz olur. Makam sahibi olanlar verimli olduğu sürece o makamda kalmalı. Aksi takdirde o makamda ölümü beklememeliler. Bizde bu ne yazık ki zayıf. Tarihe mal olmuş güzel insanların bu konudaki davranışlarını doğru okumalıyız. Peygamberimiz ‘emanet ehline bırakılmadığında kıyamet kopacak’ dedi. Türkçe’de de var kıyametler koptu diye. Yani bir yerde, kurumda emanetler ehline verilmezse orada kaos, huzursuzluk kol gezecektir. Ayet bize ‘insan emaneti yüklenebilecek donanımda yaratılmıştır’ diyor. Yani insanın emaneti yüklenmesi bunun için hazır olduğunun göstergesidir. Emanette güven manasını unutmamamız lazım. Yani Allah bize güvendi, bu vasfı yükledi. Onun için kişiye güvenilerek bırakılan her şey emanettir.”

“Namaz, oruç, hac, zekat gibi ibadetler, sözler, karı kocaya, koca karıya, çocuk anne babaya, anne baba çocuğa, öğrenci öğretmene, öğretmen öğrenciye, işçi işverene, işveren işçiye emanet” diyen Prof. Dr. Akpınar, sırların emanet olarak açıklandığını vurguladı.

Prof. Dr. Akpınar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sırlar emanet olarak açıklanmıştır. Organlarımız emanet. Bunlardan sorgulanacağımızı açıklayan onlarca ayet var. Bütün bunlar mukaddes emanet olarak açıklanıyor ve hesap sorulacağı bir gün var. Bizim dinimiz hayatın tamamını kuşatan ve programlayan bir din. Hayatın her alanında esaslar koyar. Biz bunun için İslam’a göre yaşamalı, sorunlarımızı buna göre çözmeliyiz. Hayatımızda kıyametler kopmasını istemiyorsak emaneti ehline vermeliyiz.”

Program sonunda Birlik Vakfı Konya Şube Başkanı Parlak, Prof. Dr. Ali Akpınar’a günün anısına tablo ve katılım belgesi takdim etti.

(Haber Kent)