Fas’lı bir anne-babanın Fransa’da dünyaya gelen ve ağabeyini örnek alarak 6 yaşında futbola başlayan Mehdi Bourabia, futbola olan sevgisini “Saha içerisinde o adrenalini yaşamak ve adrenalinle oynamak mükemmel bir durum” ifadelerini kullandı.

 Atiker Konyaspor’da forma giyen başarılı futbolcu Mehdi Bourabia, futbola başlama hikâyesinden, bugünlere gelişine, Konyaspor’da bulunduğu 3,5 aylık süre içerisinde yaşadıklarından bundan sonraki hedeflerine kadar birçok konuyu Konyaspor Dergisi’ne anlattı. İşte o röportajdan bazı bölümler…

Mehdi Bourabia Kimdir ? Kaç kardeşsiniz ? Nasıl bir çocukluk geçirdin? Bize bunlardan bahseder misin ?

“26 yaşındayım. Annem ve babam çalışma amaçlı olarak Fas’tan Fransa’ya göç ediyor. Bende Fransa’da Dijon’da dünyaya geldim. 4 erkek-4 kız olmak üzere 8 kardeşiz. Kalabalık bir aileyiz. Bundan dolayı eğlenceli ve oldukça da hareketli bir çocukluğumun geçtiğini söyleyebilirim.”

Futbola başlama hikayen nasıl oldu ?

“6 yaşında futbola başladım. Ağabeyim de futbol oynadığı için seviyordum futbolu. Hayalimde futbolcu olmaktı. Dolayısıyla küçük yaştan itibaren kendime bu doğrultuda bir hedef koydum. Buna ulaşmak adına da hayatımın her anında zorlukların üstesinden gelmek için çaba harcadım. Şimdi gelinen noktayı gördüğümde iyi ki  futbola başladım diyorum.”

Futbola Grenoble alt yapısında başladığını görüyoruz. O gün alt yapı tesislerden ilk adımını atarken ileride bu kadar başarılı bir futbolcu olduğunu düşünüyor muydun ?

“İlk antrenmana çıktığım zaman kendimi büyük bir akvaryumun içerisindeki küçük bir balık gibi hissetmiştim. Yaşıtlarıma göre bakıldığında onların içerisinde sanki biraz kaybolmuş gibiydim fiziksel anlamda. Bundan dolayı futbola 2 yıl kadar ara vermek zorunda kaldım. Sonra geri döndüm ve çok çalıştım. Şimdi bulunduğum yerdeyim. Hala en iyisini yapma adına çalışmaya devam ediyorum.”

Lille B takımı ile devam eden Fransa’daki futbol kariyerin Lokomotiv Plovdiv’e transfer olmanla birlikte farklı bir boyuta taşındı. Çünkü profesyonelsin ve artık olay para kazanmaya, sonrasında da daha büyük hedeflere ulaşmaya dönüştü. Ailenden ayrılman ve Fransa dışında futbol oynamandaki süreçte neler düşündün? Bu durum seni nasıl etkiledi ?

“Lille B Takımında işler benim istediğim gibi gitmiyordu ve gerekli süreyi alamıyordum. Erken yaşlardan itibaren kendimi Fransa dışına çıkma konusunda hazırlıyordum. Lille B Takımından ayrılıp Lokomotiv Plovdiv’e gitmek benim adıma çok iyi oldu. Çünkü daha fazla süre alarak, kendimi geliştirerek ideallerimi kovalama adına önemli bir fırsat yakaladım.”

Konyaspor Kulübünden transfer teklifi aldığında düşüncelerin nelerdi ? Bu teklifi kabul etmendeki etkenler neler oldu ?

“Dürüst olmak gerekirse Türkiye Ligi daha öncesinden beni cezbediyordu. Çünkü Dünya’nın ve Avrupa’nın önemli oyuncularının geldiği, takımlar arasında büyük rekabetlerin yaşandığı bir ligdi. Gelmek istiyordum. Türkiye’den bana tekliflerin olduğunu biliyordum. Ama aralarından Konyaspor en ciddi teklifle geldi. Dolayısıyla ben de yapılan bu teklifi gördükten sonra buraya gelmek için çok fazla tereddüt etmedim.”

Maçlardaki performansına baktığımız zaman mücadeleden çekinmeyen, oyun kuralları içerisinde sertlikle rakiplerle mücadele eden, topla oynamayı seven bir Mehdi Bourabia görüyoruz. Kendini oyun içerisinde nasıl tanımlarsın ?

“Sahadaki agresiflik çalışmayla geldi diyebilirim. Normalde saha içerisinde daha çok teknik ve hücuma yönelik bir oyuncuydum. Bu kadar agresif değilimdir. Ama tabi ki hayatın size sunduğu şartlar ve zorluklardan sonra karakterinizde bazı değişiklikler oluyor. Bende takımıma daha faydalı hale gelmek için çok çalışıyorum ve saha içerisinde o agresifliği gösteriyorum.”

Gördüğümüz ve konuşmalardan anladığımız kadarıyla futbolu çok seven birisin. Bu popüler oyun içerisinde kendinin artılarını ve eksilerini neler olarak söyleyebilirsin ?

“Artı yönümü takımı ve arkadaşlarım için oynamak olarak söyleyebilirim. Benim için en başta gelen eksi yönüm ise; topla çok fazla oynamayı seven ve risk alan biri olabiliyorum. Bu tabi ki kaliteyi gösteriyor. Ama bu durum bazen takıma katkı olarak ortaya çıktığı gibi, zaman zamanda takıma olumsuz anlamda yansıyabiliyor. Benim amacım bu durumu takımıma daha fazla artı yönde yansıtmaya çalışmak. Bunun için gayret gösteriyorum.”

Daha 26 yaşındasın ve inşallah önünde daha uzun bir futbol hayatın olacak. Hedeflerin neler ?

“Futbolun içerisinde her an her şey olabilir. Ama Konyaspor ile UEFA Şampiyonlar Ligi’nde oynamayı çok isterim. Tabi başka bir takımda olabilir. Ama bu duyguyu Konyasporla yaşamayı daha çok istiyorum. Şimdi günü yaşıyorum ve Konyaspor ile UEFA Avrupa Ligi’nde oynuyorum. Burada takım başarısı için arkadaşlarımla birlikte her şeyimi sahada vereceğim. Takım başarılı olursa otomatik olarak bireysel anlamda bizde başarılı olacağız. Bu da ilerleyen dönemler için kendimize çizdiğimiz hedeflere ulaşmada belirleyici olacaktır.”

Evlisin ve bir de çocuğun var. Ailenden uzakta olmanın zorluklarını mutlaka yaşıyorsundur ama yıllardır aynı durumda olduğu için bu duruma alıştığını düşünebiliriz. Yalnız bir farkla herhalde çocuğun olması bu durumu daha da farklılandırıyor…

“Futbolcular olarak işimiz gereği çok fazla seyahat ediyoruz. Ailemizden uzakta yaşıyoruz. Ama ben şahsi olarak duygularımın beni ele geçirmesine ve öne çıkmasına izin vermiyorum. Aileye çocuğun gelmesi durumu daha farklı hale getirebiliyor. Onun yanında olmak ve zaman zaman yaşadığınız stresi onunla atmak insana çok iyi geliyor. Bu konuda da verilen izinleri değerlendiriyorum. Ailemle birlikte vakit geçiriyorum.”

Türk yemekleri hakkında düşüncelerin neler ? En çok hangi yemekleri seviyorsun ?

“Türk yemekleri gerçekten çok güzel. Eğer dikkat etmezseniz sizi sportif kimliğinizden hemen ayırabilir. Özellikle de baklava. Mükemmel bir lezzet. Kiloma dikkat ettiğim için fazla yememeye özen gösteriyorum.”

Bu sezon Konyaspor’un aldığı cezadan dolayı seyircili oynadığımız tek maç Vitoria Guimares maçıydı. Taraftarımız hakkında neler söylersin ? Cezanın tamamlanmasının ardından bundan sonraki süreçte onlardan beklentileriniz neler ?

“Taraftar bir takım için bu hangi spor branşında olursa olsun önemli bir destekleyici etken. Bunu Vitoria Guimares maçında yaşadık. Bizim için gerçekten inanılmaz bir geceydi. Daha da iyilerinin olacağına inanıyorum. Çünkü Konyaspor taraftarının örnek bir taraftar olduğunu biliyorum. Alınan cezanın sona ermesiyle birlikte bizim yanımızda olmaya başlayacaklarına ve onlarla birlikte güzel sonuçlar alacağımıza inanıyorum.”

Bu güzel sohbet için teşekkür ediyoruz. Son olarak söylemek istediğin bir şeyler var mı ?

“Konyaspor’da bulunmaktan ve bu büyük ailenin bir parçası olmaktan dolayı çok mutluyum. İnşallah bundan sonraki süreçte takıma daha çok başarı getirip, taraftarlarımıza daha fazla başarı yaşatırız. Tek isteğimiz; bundan sonra daha fazla taraftarımızı stadyumumuzda yanımızda görmek ve desteklerini arkamızda hissetmek…”