Deva Partisi’nden Hükümete ‘Sarı Kart’

Deva Partisi’nden Hükümete ‘Sarı Kart’
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan Konya'da partisinin yerel seçimlerdeki büyükşehir ile ilçe belediye başkan adaylarını tanıttı daha sonra hükümete 'sarı kart' gösterdi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan Konya'da partisinin yerel seçimlerdeki büyükşehir ile ilçe belediye başkan adaylarını tanıttı daha sonra hükümete 'sarı kart' gösterdi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Konya’da Büyükşehir ve İlçe Belediye Başkan adaylarının tanıtım toplantısındaki konuşmasında, “Konya’yı layık olduğu gibi, demokrasiyle, adaletle ve tertemiz yöneteceğiz inşallah. Demokrasiyi yerelden başlatacağız. Artık hep birlikte Konya’dan iktidara sarı kart göstereceğiz ” dedi.

Konya’da bir otelde düzenlenen aday tanıtım toplantısına DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Genel Merkez yöneticileri, Konya İl Başkanı Hasan Bestil, ilçe başkanları, Konya Büyükşehir Belediye Başkan adayı Seyit Karaca ve ilçe belediye başkan adayları katıldı.

DEVA Partisi Konya İl Başkanı Hasan Bestil, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, “Konya’yı Deva Belediyeciliğiyle buluşturacağız. Toplantımıza katılarak destek veren Genel Başkanımız Sayın Ali Babacan’a ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Konya ilk Büyükşehir Belediye Başkan Adayını açıklayan parti olarak alanlarda çalışacağız. DEVA Belediyeciliğini Konyalılarla buluşturacağız” dedi

DEVA Partisi Konya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Seyit Karaca ise, “Konya hareketlilik ve ulaşım altyapı master planını hazırlayacağız. Tamamlanmış yatırım gibi görünen hızlı trende yaşanan sorunları ivedilikle giderecek, konforlu hizmet sunulması için her türlü desteği sağlayacağız. Kısmi hizmet veren Selçuklu garının fiziki altyapı eksikliklerini giderecek ve inen yolcular için ek sefer ve konforlu ulaşım altyapısı sağlayacağız. Unutturulmaya çalışılan Metro çalışmasını gündemimize alacak ve yapılması için her türlü girişimde bulunacak, takipçisi olacağız. Sadece içme suyuna katkı sunan Mavi Tünel’in işlevselliğinin artırılması ve Hotamış besleme bölgesine katkı sunması için gerekli girişim ve desteklerde bulunacağız. Musluk suyunun güvenle içilebilir düzeye getirmek için altyapı tesisatını yenileyecek ve gerekli yatırımları yapacağız. Dörtte biri tamamlanan Çevre yoluna entegre iç yol ve toplu ulaşım projelerinin geliştirilmesi için kurumsal paydaşlarımızla işbirliği halinde çalışacağız” diye konuştu.

“Ölmüş İdeolojilere Heba Edilecek İnsanımız Olmayacak”

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ise, Türkiye’nin üzerinde 28 Şubat hayaletinin dolaştığını savunarak, şunları kaydetti: “Türkiye’de bir hayalet dolaşıyor: 28 Şubat hayaleti. Hatırlıyor musunuz o dönemin paşaları ‘1000 yıl sürecek’ demişlerdi. Onu o paşalar, o rütbeliler başaramadı da; Sayın Erdoğan ve ortakları başarma gayretinde. Yıllardır bu ülkeden defetmeye çalıştığımız zihniyet, geldi iktidarın yanı başına oturdu. Gençlerimizi okullardan mahrum bırakanları kapıdan kovduk; bağırlarına bastılar; Bizden-onlardan diye ayıranları yanımızdan uzaklaştırdık, yanlarına aldılar. Seçim seçim çalışıp yendiğimiz ‘hukuksuzluğu’ kendilerine şiar edinmişleri aldılar; koltuklara oturttular.

Sonuç ortada: Kaymakam-İmam tartışması. İşte en son yaşanan, bir mülki idare amiriyle ilgili şiddet iddiaları. İddialar henüz soruşturma aşamasında iken, konu açıklığa kavuşmamış iken; şiddeti öven, şiddeti teşvik eden açıklamalar arka arkaya geliyor. İnanılır gibi değil. Kaymakam arkadaş iddiaları reddediyor ancak birileri ‘eline sağlık’ demek için sıraya giriyor. Yazık, çok yazık. Şiddeti çözüm olarak sunan zihniyet, despot zihniyettir; Bu zihniyet, başörtülü olduğu için meclisten vekil kovan, meclise girebilmesi için kadınlara başını açtıran zihniyettir. Gece vakti bir vekilin evine baskına giden DGM savcılarının zihniyetidir. Bu zihniyet, 22 yıl önce bu toprakların en derinine defnettiğimiz bir zihniyettir. İşte DEVA Partisi bunun için var. Bu 28 Şubat ve türevi zihniyetlerle mücadele etmek için var. Biz burada oldukça, ölmüş ideolojilere heba edilecek insanımız olmayacak. Biz burada oldukça, bu ülke topraklarında mazlumlara zulmetmeye geçit olmayacak. Sokakta yumruğu savunan da, kaymakamın kendisinin dahi inkâr ettiği şiddeti savunan da, aynı zihniyetin iki farklı yansımasıdır.”

“Biz Muhalefetin de, İktidarın da Toplumda Öfkeyi Körüklemesine Müsaade Etmeyeceğiz”

Ali Babacan, iktidarı ve muhalefeti öfkeyi körükleyen siyaset yapma anlayışından uzak durmaları için uyarak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz iktidara da, bir kısım muhalefete de sesleniyoruz: Boşuna ayrı ayrı seçime girmeyin, boşuna birbirinizle rekabet etmeyin; Tevhit bayrağı taşıyan abimize yumruğu savunanlarla, imama şiddeti savunanlar: Size sesleniyorum. Birbirinizden farkınız yok. Siz aynısınız, birleşin de herkes rahatlasın, vatandaş da gerçeği görsün. Biz muhalefetin de, iktidarın da toplumda öfkeyi körüklemesine müsaade etmeyeceğiz. Şu anda İçişleri Bakanlığının yapması gereken; hukuku, adaleti tesis etmektir. İddiayı derhal araştırıp idari soruşturmayı hukuka uygun şekilde tamamlamaktır. Unutmayalım, gerçek devlet hukuk içinde hareket eder. Devlet her türlü suça karşı, hukuksuzluğa karşı mücadeleyi “hukuk içinde kalarak” verir. Ve Konya’dan söz veriyorum: 28 Şubat sürecinin despotluğunu zamanında bu ülkeden nasıl kovduysak tekrar kovacağız, tekrar defedeceğiz.

Bu böyle bilinsin. Bu arada şu konuyu da açıkça ifade etmek isterim: Bu ülkeyi her türlü tehditten korurken, teröre karşı mücadele ederken şehit olan askerlerimizi rahmetle anmak hem bir vatandaş, hem de bir insan olarak görevimizdir. Şehitlerimiz için her yerde dua ederiz; camilerde de dua ederiz.

Bu bizim örfümüzdür, bizim vazifemizdir” şeklinde konuştu.

“Bizim Hayalimizdeki Türkiye, Üreten Türkiye”

“Hayalimizdeki Türkiye üreten bir Türkiye” diyen Ali Babacan, şu ifadelere yer verdi: “Biz Kavga eden değil, barışan Türkiye. Bizim hayalimizdeki Türkiye, gençlerin ucuz iş gücü olmadığı; Gücü ele geçirenin zayıfı ezmediği bir Türkiye. Nöbetleşe zorbalığın sona erdiği Türkiye. Bizim hayalimiz, saygının hâkim olduğu, her bir yurttaşın kendini diğeriyle eşit hissettiği; İnsanların hayal kurmasının krizlerle sınırlanmadığı; Gençlerin kaçmak değil, yaşamak istediği bir Türkiye. Biz, bu hayalleri yerelden başlatacağız; iktidara, yerelde bu ülke nasıl yönetilir göstereceğiz, örnek olacağız. Ayrışmayacağız, ayrıştırmayacağız. O yüzden, DEVA Partisi olarak, bu yerel seçimler bizim için, ülkemiz için çok önemli.

Şimdi soruyorum: 31 Mart’ta, özgürlüğe mührü vuracak mıyız? 31 Mart’ta, kardeşliğe mührü vuracak mıyız? 31 Mart’ta, DEVA’ ya mührü vuracak mıyız? İnşallah, biz de üzerimize düşeni yapacak, sokak sokak, mahalle mahalle, il il çalışacak, herkese DEVA’ yı, DEVA Belediyeciliğini anlatacağız arkadaşlar. Artık hep birlikte iktidara sarı kart göstereceğiz. 31 Mart’a kadar hep beraber, çok yoğun çalışacağız; Konya’yı layık olduğu gibi, demokrasiyle, adaletle ve tertemiz yöneteceğiz inşallah. Demokrasiyi yerelden başlatacağız. Şehrimize, ülkemize hayırlı olsun.”

Toplantının sonunda Konya’daki belediye başkan adaylarını tanıtan Babacan, iktidara sarı kart göstererek, DEVA Belediyeciliğinin sırasının geldiğini savundu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.