Ekici: ‘Türkiye, Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde 117’inci Sıraya Geriledi’

Ekici: ‘Türkiye, Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde 117’inci Sıraya Geriledi’
Gelecek Partisi Konya İl Başkanı Hasan Ekici, partisi tarafından hazırlanan “Gelecek Adalet Modelini” yaptığı açıklama ile kamuoyuyla paylaştı. Ekici, “Türkiye 2021 Yılı Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde 139 ülke arasından 117’nci sıraya gerilemiştir. Bu sonuçla Türkiye adalet dağıtımında Mali, Sudan, Angola, Zambiya gibi ülkelerin dahi gerisinde kalmıştır” dedi.

Gelecek Partisi Konya İl Başkanı Hasan Ekici, partisi tarafından hazırlanan “Gelecek Adalet Modelini” yaptığı açıklama ile kamuoyuyla paylaştı. Ekici, “Türkiye 2021 Yılı Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde 139 ülke arasından 117’nci sıraya gerilemiştir. Bu sonuçla Türkiye adalet dağıtımında Mali, Sudan, Angola, Zambiya gibi ülkelerin dahi gerisinde kalmıştır” dedi.

Yaptığı açıklamada, “Gelecek Partisi olarak vizyonumuz insan onurunun korunduğu “Adil ve müreffeh bir Türkiye” inşa etmektir” diyen Hasan Ekici, şunları kaydetti:
“Türkiye 2021 Yılı Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde 139 ülke arasından 117’nci sıraya gerilemiştir. Bu sonuçla Türkiye adalet dağıtımında Mali, Sudan, Angola, Zambiya gibi ülkelerin dahi gerisinde kalmıştır.

İsminin başında “adalet” gibi kutsal bir kavram olan AK Parti’nin ve bu partinin “Daha Adil Bir Dünya Mümkün” isimli kitabı olan liderinin 20 yılın sonunda Türkiye’yi adalette getirdiği seviye budur.

Evrendeki düzenin de insan bedenindeki düzenin de toplumsal hayattaki düzenin de esası adalettir. Adalet her türlü toplumsal düzenin hem ilk erdemi hem de nihai koruyucu ilkesidir.

Devletin ve toplumsal düzenin bekası adalet ile teminat altına alınır. Sağlam bir adalet yapısıyla insanın canının, aklının, inancının, neslinin ve mülkünün teminat altına alınmadığı toplumsal düzenler kaosa açık hale gelir. Devletlerin ve medeniyetlerin yükseliş ve düşüş süreçleri doğrudan adaletin toplumdaki varlık ve işleyişiyle paraleldir.

“Yargı Sistemimizin İtibarını Korumak En Öncelikli Hedefimiz Olmalıdır”

Önümüzdeki dönemde yargı sistemimizin itibarını kamuoyumuz nezdinde ve dünya ölçeğinde korumak en öncelikli hedefimiz olmalıdır.

-Mahkemelerin birbirleriyle çelişkili kararlar vermesi sebebiyle aynı gün içinde aynı kişilerin önce serbest bırakılıp sonra tekrar tutuklanmaları daha sonra yeniden serbest bırakılmaları,

-Uzun tutukluluk süreleri sonunda verilen beraat kararları ile ortaya çıkan insan hakkı ihlalleri,

-Masum insanların en ağır örgüt suçlamalarına muhatap olarak aylarını bazen yıllarını tutuklu geçirmeleri,

-Gizli tanıkların konjonktüre göre kanaatlerini değiştirerek kişilerin kaderleri üzerinde kumar oynamaları gibi uygulamalar yargı sistemimizin kamuoyumuz nezdinde derin bir itibar kaybına sebep olmuştur. Ayrıca bu uygulamalar toplumda, asılsız bir ithamla tutuklanma kaygısının yol açtığı korku kültürünün yayılmasına da neden olmaktadır.

Ülkemizde yargı süreçlerinin yeniden ele alınarak adalete erişim hakkının güçlendirilmesi bir zorunluluk haline gelmiştir. Son dönemde yapılan alımlar ile 23 bini geçmiş bulunan hâkim ve savcı sayımız, nüfus ve iş sayısı göz önüne alındığında benzeri birçok Avrupa ülkesinden daha yüksektir. Mahkeme sayıları ile birlikte hâkim ve savcı sayısı bir hayli artırılmış olmasına, her yerde yeni ve son derece büyük adliye sarayları yapılmasına rağmen hızlı ve etkin bir yargılama yapılamamaktadır.”

“Kapsamlı Bir Yapısal Yargı Reformuna İhtiyaç Var”

“Yargılama süresi 6-9 ay olması gereken davalar 2-3 yılda ancak bitirilmektedir” diyen Ekici, şöyle devam etti:

“İstinaf ve temyiz kanun yollarında geçen ortalama süreler ise 5 yıldan az değildir. İcra ve iflas işlemleri de süreye ilave edildiğinde vatandaşın hakkına ulaşması on yılları bulabilmektedir. Yargılama süre ve süreçleri ceza davalarında çok daha uzun yılları bulmaktadır.

Nihai kararların bu kadar gecikmesi, ülkemizde hak arama özgürlüğü ve adalete erişim hakkının aslında olmadığını, hukuki düzenleme ve söylemlerin göstermelik olduğunu ortaya koymaktadır. Bu haliyle ülkemiz gerçek bir hukuk devleti olmanın çok uzaklarında bulunmaktadır.

Hızlı ve etkin yargılamada nihai hedef kararların tek celsede verilmesidir. Bu amacı gerçekleştirmek reform önerilerimizin önemli bir hedefidir.

Gelecek Partisi olarak bu temel ilkelerden hareketle ülkemizin adalet ilkesine dayalı, hukuk devleti anlayışı ile düzenlenmiş kapsamlı bir yapısal yargı reformuna ihtiyaç duyduğuna inanıyoruz. Bu amaçla 12 Nisan 2022 tarihinde “Yargıda Yapısal Reform: Gelecek Adalet Modeli” başlıklı raporumuzu kamuoyuna açıkladık.”

(Haber Merkezi / Haber Kent)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.