Kılıçdaroğlu: ‘Türkiye Artık Bölgesinin Lideri Olmak Zorundadır’

Kılıçdaroğlu: ‘Türkiye Artık Bölgesinin Lideri Olmak Zorundadır’
CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu: “Türkiye artık dünyayla yarışmak zorundadır. Türkiye artık bölgesinin lideri olmak zorundadır. Türkiye dünyayla yarıştığı zaman büyüyen bir Türkiye olacaktır. Güçlü bir Türkiye olacaktır”

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, “Türkiye artık dünyayla yarışmak zorundadır. Türkiye artık bölgesinin lideri olmak zorundadır. Türkiye dünyayla yarıştığı zaman büyüyen bir Türkiye olacaktır. Güçlü bir Türkiye olacaktır. Türkiye’yi yenilemek için, Türkiye’ye baharı getirmek için yola çıktık. Birleşe birleşe kazanacağız. Birleşe birleşe Türkiye'nin bütün sorunlarını çözeceğiz” dedi.

Kılıçdaroğlu, Konya’da Ereğli Atatürk Spor Salonu’nda düzenlenen Millet Buluşması’na katıldı. CHP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, buluşmada yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Beraber çalışırsak, birlikte çalışırsak, güzel ülkemize huzuru getireceğiz. Emin olun. Bahar geldi, ama baharı her yıl getireceğiz, her yıl her mevsim getireceğiz.

Ereğli’deyiz, kadim bir kasabadayız. Görkemli bir tarihi var buranın. Ereğli Müzesi’ni biliyorum ama gezme şansım olmadı. İnşallah orayı da gezeceğim. Etiler’den kalan çok sayıda tarihi eser var bunu da gayet iyi biliyorum. Ulu Camiinizi biliyorum. Rüstem Paşa Kervansarayı’nı biliyorum. Dolayısıyla bu bölgenin en kadim şehirlerinden, kentlerinden, ilçelerinden birisi Ereğli’deyim ve mutluyum ve sizinle beraberim.”

“Türkiye’nin ve dünyanın en lezzetli beyaz kirazının da başkentindeyim, bunu da gayet iyi biliyorum” diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

Buğday üretiminde Türkiye’de birinci sırada bir ilçe, buğday üretiminde birinci sırada. Dolama mantarını ve onun güvecini de gayet iyi anlattılar arkadaşlar bana. Dolayısıyla Ereğli’de olmak, sizlerle beraber olmak, sizlerle birlikte Türkiye’nin sorunlarını en azından konuşmak ve sizlere aktarmak benim de görevlerimden birisidir.

Konya’nın kadim bir ilçesi, Konya da tarihi bir kentimiz Mevlana'nın bulunduğu. Mevlana'yı ve onun felsefesini öğrenmek ve halka anlatmak ve adaleti sadece kendi ülkemize değil, Mevlana'nın felsefesi içinde dünyaya anlatmak hepimizin görevidir. Yüce Mevlana şöyle söyler: “Adalet bir kutup yıldızı gibidir, yerinde sabit durur ama bütün kâinat onun etrafında döner.” Benim size sözüm var, bu ülkeye adaleti getireceğim.”

“Güçlü Bir Türkiye Olacaktır”

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Adalet sadece mahkeme salonlarında tecelli etmez. Mademki kâinat adalet üzerine inşa edildi, adaleti hayatımızın her yerinde ve her alanında gerçekleştirmek zorundayız.

Konya, Hollanda'dan büyük bir il, toprak olarak Hollanda’dan büyük bir il. Bakıyoruz, Konya eğer Hollanda’dan büyükse tarım üretiminde çok daha iyi bir yerde olması lazım Türkiye’nin.

Gerçek böyle mi bakalım. 2021 yılında Birleşmiş Milletler verilerine göre Hollanda’nın 114 milyar dolarlık tarım ürünü ihracatı var. Konya’dan küçük Hollanda’nın 114 milyar dolarlık tarım ürünü ihracatı var. Nereye? Bütün dünyaya.

Gelelim Konya’ya değil, gelelim Türkiye’ye. Koskoca Türkiye, 24 milyar liralık tarım ürünü ihraç ediyor. Sadece 24 milyar lira. Konya bakıldığında tarımda bir numara ama buranın da ciddi sorunları var. Geleceğim o sorunlara. Sorunların nasıl çözülmesi gerektiğine de değineceğim. Neden Türkiye diyorum? Çünkü Türkiye'nin de sorunları çok büyük. Tarımın da sorunları çok büyük. Eğer Konya’dan küçük bir Hollanda, 114 milyar dolarlık tarım ürünü ihraç ediyorsa ve Türkiye, devasa bir ülke, sadece 24 milyar dolarlık tarım ürünü ihraç ediyorsa hepimiz şapkamızı koyup düşünmek zorundayız. Neden bu hale geldik ve neden biz daha iyi bir pozisyonda değiliz? Ben ne söyledim? Daha önce gittiğim değişik toplantılarda, İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’nde şunu söyledim: “Türkiye artık dünyayla yarışmak zorundadır. Türkiye artık bölgesinin lideri olmak zorundadır. Türkiye dünyayla yarıştığı zaman büyüyen bir Türkiye olacaktır. Güçlü bir Türkiye olacaktır.” Bunu düşünüyoruz.”

“Gencimiz, Güler Yüzle Kendi Ülkesine Dönecek”

Kılıçdaroğlu, gençlere seslenerek, “Sevgili gençler, sizi biliyorum, heyecanınızı da biliyorum. Hiç endişe etmeyin, dünyanın neresine gitmişse bir gencimiz, güler yüzle kendi ülkesine dönecek. Bundan endişe etmeyin. Sizin özgürlük alanınızı genişleteceğim, hiç endişe etmeyin. Attığınız bir Tweet dolayısıyla babanız ve anneniz asla kuşku duymayacak çünkü bilecek ki, artık bu ülkede demokrasi var. Güvenlik görevlisi sabahın 5'inde, 6'sında gelip kapınıza dayanmayacak, bilecek ki artık bu ülkede özgürlük var. Endişelenmeyin iktidara beraber geleceğiz. Sevgili gençler, düzeni ben değil, düzeni siz değiştireceksiniz. İktidara ben değil, iktidara siz getireceksiniz. Ve dolayısıyla bu ülkenin gençleri, 5.5 milyon genç ilk kez sandığa gidecek ve oy kullanacak. Ve gençler dünya siyaset tarihine çok güzel bir armağan bırakacaklar. "Biz otoriter bir yönetimi demokratik yollarla değiştirdik” diyeceksiniz. Dünya siyaset tarihine çok güzel bir armağan bırakacaksınız” diye konuştu.

“Ayrıca gençler, şunun da sözünü veriyorum sizlere” ifadelerini kullanan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: “ Kamuda sınav açıldı, KPSS… Bir sefer mülakat kalkacak, torpili bitireceğim torpili! Kul hakkı yemek, bizim inancımızda en ağır cezadır kul hakkı yemek. Üniversiteyi kazanmış, matematikte Türkiye yedincisi olmuş, sözlüye alıyorsunuz onu eliyorsunuz, en diplerden birisini getirip onun yerine atıyorsunuz. Bunu bitireceğiz. Kul hakkını yedirmeyeceğiz. Herkesin hakkını teslim edeceğiz.

Başka bir şey daha. Kirliliği siyasette de bitireceğiz. Altı lider karar verdik. Dedik ki, Ortak Mutabakat Metni’nde ifade ettik, siyasi ahlak kanunu çıkaracağız. Artık parlamentoda iş takibi yapan, torpil yapan, rüşvet alan, ayda 10 bin dolar rüşvet alanlar da vardı ya rüşvet alan… Bunları tarihin çöp sepetine atacağız, bitireceğiz.”

Kılıçdaroğlu, “Ayrıca şunu da ifade edeyim; kırsalda çalışan bütün gençler ve bütün kadınlar, iktidarımızda göreceksiniz, onların sosyal güvenlik primlerini devlet ödeyecek. Yeter ki çalışsınlar, yeter ki üretsinler. Kadının sosyal güvenliği olacak, gençlerin sosyal güvenliği olacak.

Çiftçilere; kırmızı mazot vereceğiz. Yani KDV’si olmayacak, ÖTV’si olmayacak. Şimdi yata veriyorsun; yata biniyor adaları geziyor, denizleri geziyor, keyfi yerinde, ÖTV’siz ve KDV’siz mazotu veriyorsun. Çiftçi traktörle sabahın köründe nereye gidecek? Tarlasına gidecek. Herhalde tatile gitmeyecek. O üretiyor, o çalışıyor, o alın teri döküyor, o bizim karnımızın doyması için çaba harcıyor. Ona diyeceğiz ki, “Kardeşim yata hangi fiyattan veriyorsan çiftçiye de aynı fiyattan vereceksin, ÖTV’siz ve KDV’siz vereceksin” şeklinde konuştu.

“Türkiye’ye Baharı Getirmek İçin Yola Çıktık”

Temiz bir siyaseti getireceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, şu ifadelere yer verdi: “Temiz bir siyaseti getireceğiz. Güzel bir siyaset anlayışı olacak. Vatandaşla siyasetçi arasında güven köprüsünü yeniden inşa edeceğiz. Halka doğruları söyleyen, halktan yana olan yeni bir anlayışı getireceğiz.

Gençlerimizi gördükçe, sizleri dinledikçe, her türlü soğuk, çetin kış koşullarına rağmen etrafımızda açan erken bahar çiçeklerini gördükçe hepimizin morali yükseliyor. Hepimiz moral buluyoruz. Konya’dayız bugün, moralimiz çok yüksek. Hep yüksek olsun, hep mutlu olalım, hep geleceğe umutla bakalım.

Ve diyorum ki: Vay be! Konya’da da tüm bakmamıza rağmen burada da baharların açtığını, ağaçların açtığını, gençlerin umutla bağırdığını, haykırdığını ve umut istediğini burada da görüyorum. Ve mutluyum.

Bahar gerçekten de yenilenme zamanıdır. Bahar odur, yenilenme zamanıdır. Bütün çiçekler açar, bahar gelir ve kanımız kaynar. Doğayı görürüz, tanrının yarattığı güzel doğanın bütün zenginliklerini görürüz. Bütün canlıları görürüz. Dolayısıyla bahar ayrı bir mevsimdir. Hepimiz için, dünya için ayrı bir mevsimdir.

Türkiye’yi yenilemek için, Türkiye’ye baharı getirmek için yola çıktık. İki değerleri arkadaşım var, onlarla beraber geldim. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu. Ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı, Ankara’yı Mustafa Kemal’in Ankara’sı yapan Mansur Yavaş.

Ne dedik? Birleşe birleşe kazanacağız. Birleşe birleşe Türkiye'nin bütün sorunlarını çözeceğiz.

Güzel. Şimdi sizden bir söz istiyorum. Her bir genci, arkadaşınızı ikna edeceksiniz, sandığa gidecekler ve Millet İttifakı'na oy verecekler.”

(Haber Merkezi / Haber Kent)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.