Saray mutfağından virüslere ve susuzluğa demirhindi şerbeti

Saray mutfağından virüslere ve susuzluğa demirhindi şerbeti
Osmanlı’dan bu yana saray mutfaklarında kullanılan demirhindi şerbeti, korona virüs salgınının ardından Ramazan ayının da gelmesiyle vücut direncinin artırılması açısından dikkati çekiyor.

Osmanlı’dan bu yana saray mutfaklarında kullanılan demirhindi şerbeti, korona virüs salgınının ardından Ramazan ayının da gelmesiyle vücut direncinin artırılması açısından dikkati çekiyor.

Çin’den başlayarak dünyaya yayılan korona virüs salgını ve Ramazan ayının gelmesi vücut direncinin artırılmasına olan önemi artırdı. Osmanlı saray mutfaklarında kullanılan demirhindi şerbeti de virüslere karşı vücut direncinin artırılması ve su ihtiyacının giderilmesinde büyük önem arz ediyor. Demirhindinin yanında tarçın, zencefil, zerdeçal, yenibahar, kakule, rezene, anason ve çörek otu gibi birçok doğal bitkinin karışımıyla yapılan demirhindi şerbetinin gıda olarak tüketilmesinin yanında bitkisel tedavilerde de kullanıldığı biliniyor. Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Teknikeri Mehmet Pıçak, demirhindi şerbetinin saray mutfaklarından gelen bir gelenek olduğunu söyledi.

"500 yıllık bir tarihi var"

Demirhindi şerbetinin vücut direncini artırmak, bağışıklık sistemini güçlendirmek ve vücut susuzluğunun giderilmesi için kullanılan bal ve demirhindi bitkisinden oluşan bir karışım olduğunu ifade eden Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Teknikeri Mehmet Pıçak, "Demirhindi şerbeti yıllardır Osmanlı’da ve baharat yoluyla gelen bizde yaklaşık tarih açısından baktığımızda 500 yıllık bir tarihi vardır. Demirhindi şerbeti içerisinde kullanılan bitki preparatlarıyla birlikte bağışıklık sistemini güçlendirip metabolizmanın daha düzgün çalışmasını sağlayarak var olan kabızlığın giderilmesi için kullanılan sindirim sistemi ve dolaşım sisteminin düzgün çalışmasını sağlayan bir karışımdır" ifadelerini kullandı.

"Bizim geleneğimizde şerbet bitkilerden elde edilir"

Şerbet denildiğinde akla kaynatılmış bitki preparatlarına balın ilave edilmesiyle elde edilen bir karışım olması gerektiğini söyleyen Mehmet Pıçak, "Bizim geleneğimizde şerbet bitkilerden elde edilir, aromalardan elde edilmez. Bizim geleneğimizde şerbet bitkilerin özünden elde edilir, kaynatılmasıyla elde edilir. Halkımıza buradan çok büyük bir uyarıda bulunmak istiyorum. Lütfen içerisinde glikoz, fruktoz bulunan ve üzerinde Osmanlı şerbeti ifadeli boyalı suları lütfen kullanmayın. Bilinen aktarlara giderek demirhindi şerbetinin malzemelerini alın ve kendi şerbetinizi yapın. Yaklaşık 10 yıla yakındır bir sloganımız var. Rahat oruç tutmak için demirhindi şerbeti için diyorum" diye konuştu.

"Bağışıklık sisteminizi güçlendirin"

Dünyanın ve insanlığın gündemi haline gelen Covid-19’dan ve diğer virüs çeşitlerinden korunmak adına bitkisel ürünleri kullanmakta çok büyük yarar olduğunu anlatan Pıçak, şunları kaydetti :

"Covid-19 ve diğer rahatsızlıklardan vücudumuzu korumak için hep söylediğimiz bir ifade vardı; ‘Bağışıklık sistemini güçlendirin.’ Bağışıklık sistemi güçlü olan vücuda herhangi bir virüsün etkisi diğer insanlara göre daha zordur. Lütfen Covid-19’dan, diğer virüslerden ve diğer rahatsızlıklardan kendinizi korumak için bağışıklık sisteminizi güçlendirin. Bununla alakalı olarak demirhindi şerbeti Ramazan ayında kullanılabilecek hem bağışıklık sistemini güçlendirebileceğiniz hem de susuzluğunuzu giderebileceğiniz, vücut direncini artırabileceğiniz, günlük ihtiyacınız olan enerjiyi karşılayabileceğiniz güzel bir bal şerbetidir ve bunu lütfen düzenli olarak kullanın."

 

 

 

 

(iha)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.